Mary Shelley
Mary Shelley
Ses Sorunu
×
Android Cihazlarda Ses Sorunu Çözümü
1Dizinin Konuşma sesleri gelmiyor sadece müzik sesleri geliyor ise, cızırtı vb. sorun yaşıyorsanız. Uygulama marketinden Firefox isimli uygulamayı indirip sitemize o uyguluma ile giriş yapın.
2 Son güncellemelerini almayan android cihazlarda codec ses problemi yaşanıyor özellikle bu sorunu yaşayanlar firefox uygulamasını indirip bu sorunu çözebilir.
3 Sık sık tarayıcı geçmişinizi, çerezlerinizi temizleyin.
Yorumlar
3 Yorum
Yorum yazmak için giriş yapmanız gerekiyor. Üyelik tamamen ücretsiz.
Üye ol. Üyeliğin ile giriş yap.Yorumlar spoiler içerebilir, yine de görüntülemek ister misiniz ?
Film Bilgileri
8 yıl önce eklendi
Film, yazar William Godwin ve kadın hakları savunucusu Mary Wollstonecraft'ın kızı olarak dünyaya gelen Mary Godwin-Wollstonecraft'ın (Elle Fanning), 1814 yılında henüz 17 yaşındayken aşık olduğu dönemin önde gelen romantik şairi Percy Bysshe Shelley (Douglas Booth) ile başlayan ilişkisini, ikilinin İsviçre'ye kaçarak evlenmesi ve yarı uyanık bir kâbusun akabinde gelen Frankenstein düşüncesinin nasıl geliştiğini; bu romanı yazmasına sebep olan olayları konu ediniyor.
Yapım Yılı
2017
Orjinal Adı
Mary Shelley
Oyuncular

Elle Fanning
Mary Shelley

Douglas Booth
Percy Bysshe Shelley

Bel Powley
Claire Clairmont

Stephen Dillane
William Godwin

Joanne Froggatt
Mary Jane Clairmont

Tom Sturridge
Lord Byron

Ben Hardy
Dr. John Polidori

Maisie Williams
Isabel Baxter
Bunlara da Bakın
Film Türleri
Son Yorumlar

film güzeldi fakat hic gerilmedim gerilsem guzel olurdu kızın bu kadar cabuk anlaması hersey bi anda gelisti konusu cok guzel cok daha iyi bi is yapabilirlermis alelaceleye gelmis gibi olmus resmen sonuda cok yarım kaldı siwan bence polisin cocugu falan cıkmalıydı cok bos olmus sonu
Beyler baya yakiooo waaw oldum kizlar gurubunu baya bi begendim cok guzel sezlendirilmis ve baya iyi sarkilari varmis zoeye asik oldummmk mirayada ayni sekildeeee

Bir şüphenin kıymetini hiç böyle sorgulamamıştım... O sekiz sıradan insan; öğrencisi, emeklisi, ev kadını ve diğerleri bana unuttuğum bir gerçeği hatırlattı. Adalet, cüppelilerin tekelinde değil, sokaktaki insanın yüreğinde filizlenir. Profesyonellerin küçük detay diye burun kıvırdığı şeylerin, bir insanın hayatını kurtarışıydı. O savcılar, o hakimler, o kalın dosyalar... Hepsi bir jüri'nin "Ama bu nasıl olur?" sorusu karşısında toz oldu. Çünkü gerçek adalet parşömen kağıtlarda değil, insanın içindeki doğru'yu arama cesaretinde saklıymış. Yargılandığı kürsüden özgürlüğe uzanan o bir saniyelik bakış, tüm filmi özetledi zaten. Sistem kusurludur, insan değildir! O babayı kurtaran, kanun maddeleri değil, kalbi hala iyilikle atan kişilerdi. Kaç kez medyanın manipülasyonuyla suçlu ilan etmiştim birini? Kaç kez zaten o tipler hep böyle deyip geçmiştim? O jüri sandalyeleri aslında hepimizin oturduğu yer. Gözümüzün önündeki insanları giysilerine, mahallesine, geçmişine bakarak mühürlüyoruz. Ve bu mühür, bir ömür sökülmeyen bir dövme oluyor. Bu film bir ders değil, vicdana çakılan bir çividir. Unutmayın, argılamak kolaydır ama adalet aramak insan olmanın bedelidir.
Frankenstein ya da Modern Prometheus en sevdiğim kitaplardan birisi ve böyle naifliğin içinde hikayesini izlemek çok güzeldi. Eserin kabul edilmediği kısımda sarf edilen sözler de çok yerindeydi. Sevdiğim filmlerden olan Little Women’dan replik bırakayım: “Duygularının yanı sıra, kadınların aklı ve ruhu da vardır. Ve güzelliklerinin yanı sıra, arzuları ve yetenekleri de vardır. Ve bir kadının tek aradığı şeyin aşk olduğunu söyleyenlerden usandım. Bundan çok sıkıldım.”
19
0