Domain değişikliği nedeniyle hata alabilirsiniz, Sorunsuz dizi-film izlemek için tarayıcı geçmişinizi temizleyin. yada CTRL + F5 yaparak tüm sayfayı tekrardan yenileyin.
80 for Brady
Maç Yolunda
Ses Sorunu
×
Android Cihazlarda Ses Sorunu Çözümü
1Dizinin Konuşma sesleri gelmiyor sadece müzik sesleri geliyor ise, cızırtı vb. sorun yaşıyorsanız. Uygulama marketinden Firefox isimli uygulamayı indirip sitemize o uyguluma ile giriş yapın.
2 Son güncellemelerini almayan android cihazlarda codec ses problemi yaşanıyor özellikle bu sorunu yaşayanlar firefox uygulamasını indirip bu sorunu çözebilir.
3 Sık sık tarayıcı geçmişinizi, çerezlerinizi temizleyin.
Yorumlar
0 Yorum
Film Bilgileri
2 yıl önce eklendi
Oyuncular

Lily Tomlin
Lou

Jane Fonda
Trish

Rita Moreno
Maura

Sally Field
Betty

Tom Brady
Self

Billy Porter
Gugu

Harry Hamlin
Dan

Guy Fieri
Self
Bunlara da Bakın
Film Türleri
Son Yorumlar

Alive gerçekten beni psikolojik olarak fazlasıyla zorladı. İlk yarısından sonra işlev görmemeye başladım, çünkü film o kadar yoğun bir gerilim yarattı ki, tüm dikkatimi ve duygusal enerjimi tüketti. Korku unsurunu tabii ki bekliyordum ama bu kadar derinlemesine bir prodüksiyon ve karakterlerin içsel çelişkileriyle yüzleşmeyi açıkçası beklemiyordum. Park Shin Hye’nin performansı tüm bu kaosu anlamlı kılacak tek unsurdu; onun için nelere katlanmadım ki… 🥲 Her şey senin için, Park Shin Hye, her şey senin için! 🙂💝 Lee Hyun Wook ilk dakikada kayboldu, ben çok daha otoriter ve güçlü bir figür bekliyordum ama hayallerim bir anda yok oldu. 😞 Psikolojik etkiye ek olarak, insanın içsel izolasyonu ve çaresizlikle mücadele ettiği bir deneyim olarak derin izler bıraktı. Her ne kadar korkudan empati kuramasam da, film hala unutulmaz bir yapım olarak kalacak.

The Silenced, başından itibaren gizemi ve kasvetli atmosferiyle merak uyandıran bir film. Ama esas olay ne biliyor musunuz? Park Bo Young’un efsane oyunculuğu! 😍 Gerçekten her sahnede o kadar doğal ve etkileyiciydi ki, onun korkusunu, çaresizliğini ve yaşadığı değişimi birebir hissettim. Sadece mimikleriyle bile filmi taşıdı diyebilirim! 💖 Film, ilk başlarda biraz yavaş ilerlese de Bo Young’un inanılmaz performansı sayesinde hiç sıkılmadım. Özellikle gerilim arttıkça onun karakterinin dönüşümünü izlemek çok keyifliydi. Masum bakışlarından güçlü bir ifadeye geçişi o kadar iyi yansıtmış ki… Filmin genel atmosferi gerçekten başarılı, özellikle yatılı okulun tekinsiz havası gerilimi iyice artırıyor. Ama bazı sahneler biraz daha derinleştirilebilirdi diye düşünüyorum. Yan karakterler biraz daha ön planda olsaydı, film çok daha güçlü olabilirdi. Yine de Park Bo Young’un harika oyunculuğunu izlemek için bile değer! 💕 Eğer gizem-gerilim türünde farklı bir şeyler izlemek istiyorsan kesinlikle şans vermelisiniz!

Spoiler içeren alan
İlk dakikalarında "Bu kadar gerilime dayanamayacağım, bırakmalıyım" diye düşündüğüm ama bir türlü bırakamadığım bir filmdi Train to Busan. 😅 Başta Gong Yoo'yu görünce "Tamam, bu adamın olduğu yerde ben kaçmam" dedim, ama ne yalan söyleyeyim, trenin o dar koridorlarında zombilerin peşinden koştukça elim ayağım titremeye başladı! Öyle bir gerilimdi ki, "Ya şimdi bayılırsam?" diye kendi kendime gülmeye başladım. 😂 Ama film sadece korku değil, kalbe dokunan bir dram da sunuyordu. "Ben zombi filmi izliyorum ama neden gözlerim doluyor?" dedirten sahnelerle dolu. Özellikle baba-kız ilişkisi o kadar dokunaklıydı ki... Son sahneler?.. Ma Dong-seok’un karakteri gibi kahramanlar, Kim Su-an'ın oyunculuğu gibi masumiyet dolu anlar... Son 20 dakika ise gözyaşı seliydi benim için. Hıçkıra hıçkıra ağladım, bitirdiğimde "Bu nasıl bir duygu karmaşası yaşattı bana?" diye düşünüp kaldım. İkinci film (Peninsula) ise... Eh, İyiydi ama aynı büyüyü yaşatmadı diyebilirim. Sanki Öylesine izledim gibi hissettim. Bir de oyuncu değişikliği beni hep koparıyor, ilk filmdeki o duygusal bağı kuramadım. İlk film bir efsaneydi, ikincisi ise sadece devamı oldu. Train to Busan, hem korkunun hem duygunun mükemmel dengesini kuran ender filmlerden. Gerilimiyle sizi koltuğa yapıştırıyor, duygusal sahneleriyle kalbinizi burkup gözyaşlarınıza hükmediyor. İlk filmin verdiği o eşsiz tadı hiçbir şey bozamaz!

Spoiler içeren alan
The Closet, korku-gerilim türünde beklediğimden daha iyi bir iş çıkarmış bir film oldu. Kim Nam-gil’in oyunculuğu resmen arşa çıktı, karakterine kattığı enerji ve karizma sayesinde film çok daha izlenebilir bir hâl aldı. Normalde korku filmlerinde karakterler biraz tek düze olabilir ama onun varlığı olaya farklı bir boyut katmış. Özellikle bazı sahnelerdeki mizahi dokunuşları, filmi gereğinden fazla kasvetli olmaktan kurtarmış. Korku unsurlarına gelirsek, gerçek anlamda tedirgin ediciydi. Bazı sahneler bayağı gerdi, özellikle karanlık atmosfer ve gizem hissi oldukça başarılıydı. Ama korku dozu abartılmamış, yani aşırı jumpscare ya da rahatsız edici sahnelerle dolu değil. Bu da filmi sıkı bir korku filmi yerine, daha dengeli bir gerilim ve gizem filmi gibi hissettirdi. Hikâye kısmına gelirsek, çok orijinal diyemem çünkü belli başlı klişeleri içeriyor ama atmosferi ve karakterlerin dinamiği filmi sürükleyici kılıyor. Genel olarak, hem korkutucu hem de eğlenceli bir deneyim sundu. Korku-gerilim seviyorsanız ama arada mizah ve karakter dinamiği de olsun diyorsanız, The Closet kesinlikle izlenebilir bir film.